Hayatımız Film
Kış ayları bitmeden evde film izleme keyfini sonuna kadar yaşayalım diye ” Hayatımız Film” başlığı adı altında film önerilerinde bulunduğumuz seriye kendi mekanımızdan Bunehaber platformundan tekrar merhabalar diyelim.
Uzmanların uyardığı kış depresyonundan çıkmak için filmler iyi öneri olabilir. Sizler için yine birbirinden keyifli filmler seçtim.
Neden anne-babana dava açtın?
–Beni dünyaya getirdikleri için…
Fakirlik içinde yaşayan, ilkokula gitmesi gerekirken sokaklarda çalışan, ergenliğe yeni girmiş kız kardeşi başlık parası karşılığı mahallenin bakkalına gelin gitmesin diye mücadele eden, 12 yaşında bir erkek çocuğu olan Zain’in erken yaşta savaşçı olmayı öğrendiğini görüyoruz.
Film bize çok şeyi sorgulatıyor.Filmin adı Kefernahum (Capernaum). Mutlaka izlenmesi gereken bir film. İnsanlığa atılmış bir tokat hissi yaşadım izlerken. Hayatın acımasızlığı içinde varolmaya çalışan , çocukluğunu yaşamadan büyümeye başlayan ve kötü zihinlere yem olan çocukların, düşüncesiz ailelerin, savaş mağduru masumların yaşam mücadelesini anlatan ibretlik bir hikayesiyle Capernaum izlenmeyi gerçekten hak ediyor.
Bugünlerde herkes hasta, kime denk gelsek şifayı kapmış görüyoruz. Geçen haftalarda şifayı kapanlardan biri olarak, hastalık sürecinde bedeni iyileştiren takviyelerin yanında ruhu iyileştirecek takviyeleri de es geçmeyeyim dedim hazır evdeyken sardım filmlere. İşte o filmler arasında size önereceğim ikinci sıradaki film; Ölümsüz Aşk, “The Age Of Adaline”.
Ölümsüz Aşk Film Konusu
Adaline (Blake Lively) gerçidiği bir kazanın ardından ölümsüz olur, sonsuza dek 29 yaşında kalır. 29 yaşında yaşlanmamaya başlayan ve yıllar boyunca insanlardan mümkün olduğunca uzak durarak izole bir hayat sürmek zorunda kalan Adaline; dünyanın sıradışı değişimine de tek başına tanık olur. Yalnızlığı Ellis Jones ile tanışına kadar devam eder. Ellis Jones, Adaline’e hayatı gerçek anlamda yaşamanın nasıl bir his olduğunu hatırlatır. Bu hatırlatma ile ikisi birbirine sırılsıklam aşık olur. Adaline, genç adamın ailesiyle geçirdiği bir hafta sonunda sırrının ifşa olması tehlikesini yaşar ve hayatını sonsuza dek değiştirecek bir karar verir. Devamını dilerseniz siz izleyin. Ölümsüz Aşk izledikten sonra vakit kaybı yaşamadım diyebileceğiniz filmler arasında olacak bana güvenin.
DUYGULARIN RENGİ
“Duyguların Rengi” orijinal ismiyle The Help 2011 yapımı filme geldi sıra. New York Times En Çok Satanlar’ listesinde bir numara olan ve hakkında çok konuşulan kitaptan uyarlanan ‘The Help’ i izledikten sonra şimdiye kadar nasıl kaçırmışım dedim açıkçası…1960’lı yılların Mississippi’sinde üç farklı ve sıra dışı kişilikleri canlandıran 3 cesur kadınlar, kendilerini tehlikeye atarak toplumsal kurallara karşı gelen gizli bir yazı projesi sayesinde alışılmadık bir dostluk kurarlar. Duyguların Rengi (The Help), Tate Taylor’un yazıp yönettiği 2011 drama, komedi, biyografi ve siyasi filmdir. Çok detay vermeden bu filmi mutlaka izlemeniz gerekiyor diyorum sadece.
KISKANMAK
Sıradaki filmimiz son günlerde adını sıkça duyduğumuz bir Türk yönetmenden olsun istedim. Açıkçası bugünlerde ismi basında çokça konuşulunca özellikle gidip eski filmlerinden birini tekrar izlemek istedim. Daha önce de öneri olarak yazdığım bir film olmasına rağmen yine yeniden okuyucularıma hatırlatmak istedim. Nergis Öztürk, Serhat Tutumluer, Berrak Tüzünataç ve Bora Cengiz’in başrollerini oynadığı “Kıskanmak ” , Nahid Sırrı Örik ‘in aynı adlı romanından uyarlanmış.
Mükerrem, mutsuz evliliği sürerken Cumhuriyet balosunda 20’li yaşlarında yakışıklı, zengin ve çapkın bir genç olan Nüzhet ile tanışır ve aralarında bir ilişki başlar. Mükerrem çoğu zaman Nüzhet’in konağında, bazı zamanlar da balıkçı barınağında Nüzhet ile birlikte olmaktadır. Bu birlikteliklerden haberdar olan Seniha, durumu abisine anlatınca dört kişinin hayatı bir gecede değişir.
İnsan psikolojisinin derinlerinde yüzen yönetmen Zeki Demirkubuz, Kıskanmak filmiyle adından da anlaşılacağı gibi insan doğasının en tehlikeli hallerinden birini
” kıskanma” iç güdüsünü işliyor.
Gündem tartışmaları benim ilgimi çekmiyor. Bildiğim bir şey varsa sinemaya gitmeyi çok seviyorum, film izlemeye bayılıyorum diyen birinin hayatında bir kez bile olsa Zeki Demirkubuz filmi izlemesi gerektiği…
Benden şimdilik bu kadar canolar, bir sonraki “Hayatımız Film ” köşemizde buluşmak üzere.
İyi seyirler.
Haber: Dilek Bozkurt